İmathrem Fornost'a varmadan Sıçrayan Midilli'de konaklar...

Havanın canı sıkkındı sekiz gündür. Bulutlar öbek öbek güneşi saklamak için özel bir gayret içerisindeydi sanki. Rüzgar ise kuzeyden sert esiyordu.

Geceleyin dışarıda yatma fikrinden caymasının sebebi üşümek istemeyişinden değildi. Dokuzlara rastlamak istemezdi, uğraşamazdı bi de onlarla! Canı sıkkındı çünkü. Darius ile görüşmek istiyordu ancak bir türlü buna iyi bir sebep biçemiyordu. İhtiyarı 4 senedir görmüyordu. Eh koca bunak ne olacak! Her seferinde birbirlerine giriyorlardı. Ne olmuş yani yaşam sıvısı için 587 hayvanı biçmiş(türlerine aldırmamıştı) , ve Mordor zehrine karşı bir panzehir denemesi için Fangorn'daki bir kaç entin gözlerini oymuş olsa! Peh! Daha pervasız olduğu da olmuştu... Neyse işte canı sıkkındı, o yüzden Elros'un kuçu kuçularıyla oynamak başka bir vakit onu eğlendirebilirdi. Evet, evet bu iyi bir fikir, arada onlara da zaman ayırmalıydı.

Elinde döndürdüğü tarantulayı yere bırakıp gün doğana kadar üç saat bari uyumak için şu yumuşacık yatağına kıvrıldı.

Tarantulayı gördüğü gibi tüyleri diken diken oldu Blizzard'ın , eli hançerine gitti ve bacaklar koşmaya hazırlanırcasına gerildi ta ki tarantulanın buraya gelen Gri İmathrem'in olduğunu ve ona zarar vermeyeceğini duyana kadar...

Blizzard için dışarıda kalmak sorun değildi. Ayrıca Dokuzların ilgilenmeyeceği birisiydi o, bu yüzden dert etmedi onları hiç. Sadece içecek bir şeyler ve konuşacak birilerini arıyordu... Bir yandan da buraya nasıl geldiğini düşünüyordu.

Daha sonra Hobbitler dedi içinden... çok sevmişti onları. Bu yüzden buradan ayrılmak istemiyordu ama artık zamanı geliyordu ayrılmanın. Bundan sonra altı öğün yemek yiyemeyeceğini ve hobbitler kadar misafirperver bir ırk bulamayacağınıda biliyordu...

-Büyücünün tarantulasının önüne bir sandalye çekti ve oturup onu izlerken düşünceleri arasında kayboldu Guarnere...



[i]