Sınırda Nöbet

Elessar için sıradan bir gündü.Ormanın sınırına yakın bir nöbet ağacında bekleyip sınıra gözcülük ediyordu.Kılıcı belinde asılıydı.Yayı elinde gevşekçe duruyordu.Sıcak dan zırhını çıkarmıştı.Ara sıra bir kaç cesaretli ve aptal goblin moria'dan çıkar ve ormana girmeye çalışrdı.Elessarı görevi goblinleri bu huylarından vazgeçirmekti.Bu konuda gayet başarılıydı Lorien askerleri.Ama goblinler aptal bir ırktı.Daha aradan bir ay geçmeden tekrar gelirlerdi ormana.Elflerde onları tekrar ebedi bir uykuya yatırırdı.Gerçi bu inatları pek de fena değildi.Onlar sayesinde askerler kendilerini geliştiriyorlardı.Hareket eden bir goblin'i vurmak bir saman balyasına ok atmakdan her zaman daha iyi idi.Elf okçuları goblinler sayesinde kendilerini geliştirmişlerdi.Elessar bunları düşünürken ilk vurduğu goblini hatırladı.Evet yine aynı ağaçta tek başına nöbet tutuyordu.İleride ki çalılığın orda bir goblin görmüştü.Tereddüt etmeden yayı eline aldı ve bir ok yerleştirmişti.Ama atmak o kadar kolay olmamıştı.İlk defa bir goblin öldürecekti.İlk defa bir canlının canını alacaktı.O beklerken goblin iyice yaklaşmıştı ve onu görmüştü.Onu görünce bağırdı ve bu çıkardığı son ses oldu.Çıkardığı ses Elessarı ikna etmişti ve ok goblinin gırtlağına saplanmıştı.Ama ileriki çalılıktan daha fazla goblin gelmeye başlamıştı.Elessar artık tereddüt etmiyordu ama goblinler çok fazlaydı.Nöbet tuttuğu ağaca gelene kadar 6 tane goblin öldürmüştü Elessar ama şimdi goblinler bulunduğu ağaça tırmanıyorlardı.Yayını bir kenara bırakıp kılıcını çekmişti.İlk goblin bulunduğu seviyeye gelince kılıcını yukardan gobline indirdi.Hala kılıcın goblinin kafatasını kırarken çıkan kemik sesi kulaklarındaydı.İkincisi bir anda yanına zıplamıştı.Zıplarken kılıcını savurmuştu ama Elessar eğilip goblini karnından şişlemişti.Fakat goblinler etrafını sarmıştı.Durum giderek kötüleşiyordu.Elessar'ın aklına ilk nöbetinde öleceği fikri yerleşti.Bir goblin kılıcını savurdu ve Elessar kılıcını düşürdü.Şimdi tamamen silahsızdı.Goblinlerden biri bir çığlık atarak üstüne geldi.Kılıcı Elessarın canını almak için kalkmıştı.Mandos'un salonlarına gidecekti Elessar.Ama goblin hiç bir zaman o son darbeyi indiremedi Elessara.Yan ağaçtan gelen ok goblinin işini bitirdi.Kalan goblinler şaşkınlık ile bakarken hepsi vuruldu.İşte gürültüleri duyan diğer nöbetçiler gelmişti.Elessar kılıcını aldı yerden.Başını kaldırdığında nöbetçiler yanına gelmişti bile.5 yıl öncesinin anılarından bir çıtırtı ile uyandı Elessar.Tıpkı 5 yıl önceki gibi çalılığın yanında bir goblin vardı.Geçen 5 yıl Elessarı duygusuzlaştırmıştı.Elleri titremedi bu sefer.Goblini alnından vurdu.Onun arkasındaki 8 goblinde pek sorun olmadı onu için.İşi bittiğinde kılıcını temizledi.Güneş batarken bir başka asker nöbeti devralmaya geldi.Elessar da yorgun bir şekilde nöbetçi karargahının yolunu tuttu...

Elessar nöbet yerine gelmişti.Bu gün dünkü kadar hareketli olmayacaktı.Goblinler son gelişlerinden 2-3 hafta geçmeden tekrar görünmezlerdi.Nöbet ağacına çıkmak yerine aşağıda kalmayı tercih etti.Yayını kenara koydu.Kılıcını kınından çıkardı.Dün gece çentik varmı diye kontrol etmeyi unutmuştu.Ama zaten goblinler genelde zırh giymezdi.O yüzden kılıçlara pekde zarar veremezlerdi.Yinede dünkü çatışmadan hatıra küçük bir çentik vardı kılıcında.Akşam karargaha dönünce ilgilenirdi bununla.Kılıçlara karşı hep özel bir ilgisi vardı.Sınır nöbetçileri genelde ok ve yay kullanırken Elessar kılıcından asla vazgeçememişti.Ama yinede muhafızların adıkları emirlere göre kendilerini gizlemek zorundaydılar.Çok mecbur kalmadıkça ağaçların onları gizleyen yaprakları arasından çıkmaları yasaktı.Kılıcını kınına geri koymadan bir kaç kere savurmayı ihmal etmedi.Yayaını eline aldı ve ağacın altında oturmaya başladı.Güneş tepede yükselirken olaysız saatler birbirini takip etti.Güneş artık tepede tüm sıcaklığı ile duruyordu.Boğazı kurumuştu.Elessar'ın o çiçek kokulu elf içeceği ile boğazını ıslattı biraz.Bir yarım saat sonra açıktını fark etti.Sabah karargahdan aldığı et ve ekmeği yemeğe başladı.Et'in hoş bir tadı vardı.Hafif baharatlı.İçecekse onu canlandırıyordu sanki.Güneş yavaşça alçaldıkca ormanın zemini altın gibi parlamaya başlamıştı.Ve sonunda bir günün hada sonu gelmişti.Nöbeti devralmaya gelen Elf'e hiç bir olay olmadığını söledikten sonra her zamanki yoldan ilerledi.